KOMBİNASYONLAR
KAMPANYALAR
ARSIZ VE YARARSIZ BESİNLER

ARSIZ VE YARARSIZ BESİNLER

Kilo vermeye mi çalışıyorsunuz? Kaslarınıza ve sağlığınıza zararlı olan fiziğinizin düşmanı bu üç besinden uzak durun.

Kendi mutfağınızda yapılmamış tüm yiyeceklere şüpheli gözlerle bakmaya başladığınızda bilin ki çoktan gerçek bir sağlık uzmanı olmuşsunuz. Beslenme, fiziğinize şekil vermede o kadar önemli bir unsurdur ki yanlış günlerde alınacak fazladan gizli yağ ve karbonhidratlar sizi yoldan çıkarabilir. O yüzden dışarıda restoranlarda yemek yemek büyük bir sıkıntı yaratır. Evet, bifteğin diyetinizde her zaman yeri vardır ama tereyağına boğulup mantar ve soğanın altında ezilmediği zamanlarda.

Restorandaki, işyerindeki ve hatta annenizin yaptığı yemeklerden bile şüphelenmeniz gerektiğini biliyorsunuz –ama ya mutfak tezgahında duran tam tahıllı ekmeğe ne demeli? O ekmek annenizin kurabiyesi gibi evde yapılmış değil ama çoğumuz kahvaltı ya da antrenman öncesi yavaş sindirilen karbonhidrat ihtiyacı için birkaç dilimi tost makinesine atmaktan çekinmeyiz.

Gerçekte o dilimlerin içerisinde ya da mutfak raflarınızı işgal eden sayısız işlenmiş gıdanın içerisinde bol miktarda bilmediğiniz madde gizleniyor olabilir. Çoğu kişi ağızlarından giren ya da kanlarına karışan şeylere pek dikkat etmez ama biz sizlerin bu konuda duyarlı olduğunuzu biliyoruz ve bu nedenle de kas yapma hedeflerinize büyük darbeler indirebilecek seri üretim yiyeceklerin içinde pusuya yatmış tehlikeleri bilmek hepinizin hakkıdır.

Yüksek Fruktozlu Mısır Şurubu (HFCS)

Sağlıklı bir beslenme tarzına sahip olsanız bile HFCS, pek çok yiyeceğin içerisinde bulunur ve insülin seviyesinin hızla artmasına neden olur.

HFCS ve sofra şekerinin aynı iki basit şekerden oluştuğu doğrudur: Glikoz ve fruktoz. Sofra şekeri yarı glikoz yarı fruktozdur; HFCS’de ise yüzde 55 ile früktoz önde ve yüzde 45 glikoz vardır. Ama asıl büyük fark şekerdeki glikoz ve fruktozun kimyasal olarak birbirlerine bağlı oluşudur ve tüketildiğinde, vücut sindirmeden önce bu bağı koparmak zorunda kalır.

Diğer taraftan HFCS önceden sindirilmiş bir şekerdir –glikoz ve fruktoz birbirine bağlı değildir. Tüm bu kimyasal açıklamalar boş yere değil çünkü hem şeker hem de HFCS insülin seviyesini hızla arttırsa da HFCS’nin sindiriminin ve kana karışmasının çok daha kolay olması nedeniyle (enzimlerin glikoz ve fruktoz arasındaki bağı koparmasını beklemek zorunda değildir) insülin seviyesini çok daha hızlı artırması muhtemeldir.

HFCS’nin tokluk hissi üzerindeki etkisine yönelik bazı iddialarda söz konusudur ve HFCS tüketilmesinin neden olduğu sürekli açlık hissi de karşı karşıya olduğumuz obezite problemlerinden sorumlu olabilir. Size HFCS tüketiminizi sınırlandırmanızı tavsiye ediyoruz. HFCS’yi kararında tüketmek güzel bir düşünce olsa da başarması çok zordur. Bilmiyorsanız söyleyelim: HFCS çoktan tatlandırıcı etken olarak şekerin yerine geçmiştir. Meyve suyundan ekmeğe, ketçaptan ete kadar her şeyin içinde vardır. Sağlıklı bir diyet yaparken, kahvaltıda yulaf ezmesi yemek, tam tahıllı ekmekten sandviç yapmak ve tavuk göğüs etinin üzerine sos koymak bile sizi HFCS ile doldurmaya yeter. Bundan kaçınmanın tek yolu her an tetikte olmaktır: Tüm yiyeceklerin etiketini okuyun ve mümkünse organik olanları tercih edin.

Trans Yağlar

Trans yağlar vücudunuzdaki yağ miktarını artırır ve amino asit alımını azaltır.

Eğer HFCS modern yiyecek biliminin zaferiyse trans yağ da modern beslenmenin ağır sonuçlarından biridir. 1970’lerde beslenme uzmanları yağın, gram başına diğer tüm besinlerden daha fazla kalori içermesi nedeniyle yeni başlayan obezite salgınına onun neden olduğunu düşündüler. Fakat binlerce beslenme uzmanının müşterilerine yalan yanlış nasihatler vermelerine yol açmalarına ilaveten düşük yağ diyeti çılgınlığı bu tarihe kadar süpermarket raflarında gördüğümüz belki de en feci ucubenin ortaya çıkmasına neden oldu.

Bitkisel yağ üreten firmaların, ürünlerini daha sağlıklı tekli ve çoklu doymamış yağlarla birleştirip tereyağının kıvamı ve sürüle bilirliğini elde etme çabasının bir ürünü olan trans yağ, hidrojen moleküllerinin yağa eklenmesiyle elde edilir.

Düşük yağ diyeti ortadan kalkmaya başlayınca (tam olarak hala kaybolmuş değildir) tereyağından kaçanlar margarine hücum etmeye başladılar. Ama bizler trans yağların tehlikeli olduğunu biliyoruz. Sadece kalp hastalıkları, diyabet ve karaciğer hasarını arttırmakla kalmaz aynı zamanda iki şekilde kas gelişimini de engellerler.

Trans yağın yaptığı ilk şey (tahmin edileceği gibi) sizi şişmanlatmaktır.

Kaslarınızı yağdan bir tabakanın altına saklamasının yanı sıra bolca trans yağ yemek amino asit alımını azaltarak kas büyümenizi yavaşlatır ve kas hücresi zarındaki bütünlüğü tehlikeye atar. Bu yüzden kas-protein sentezi olumsuz yönde etkilenir (diğer bir deyişle büyüme) ve kas parçalanması artar.        

Zenginleştirilmiş Buğday Unu

Zenginleştirilmiş un, buğdayın besleyici değerlerinin büyük bölümünü ve lifini kaybetmiştir; tam buğdayı seçerek çok daha iyi yaparsınız.

Tüm üreticiler sizi kendi besinlerini yiyerek sağlıklı kalacağınıza ikna etmeye çalışır. Beslenmeye ilişkin genel kabul görmüş fikirlerden birisi de tam tahıllı besinlerde oluşan yüksek lifli bir diyet tüketmek olduğu için ekmek üreticilerinin büyük bölümü ürünlerinin üzerine tam tahıllı etiketlerini yapıştırmaya başladılar. Ama bunlar maalesef çoğunlukla yanıltıcı oluyor. Tek yapmanız gereken etiketlerini dikkatle okumaktır. “Zenginleştirilmiş buğday unu” ibaresini gördüğünüz anda hemen o ekmeği yerine koyun.

Evet, orada “buğday unu” dediğini biliyoruz ama “zenginleştirilmiş” kelimesi ne olduğunu anlamamız için yeterlidir. Nedeni şu: Tam tahıllıların yenilebilecek üç kısmı vardır: Kepek ya da tüm lifi içeren kabuğu; tüm vitamin, mineral, protein ve yağı içeren çekirdek ve nişastalı-karbonhidratlı bölüm olan besidoku. Tahıl, çoğunlukla ekmek yapılmak için rafine edildiğinde kepek ve besidoku ayrılır. Tahılın besin değerinin büyük bölümünü bu kısımlar taşıdığı için ekmek üreticileri eksilen vitamin ve mineralleri geri koymak zorunda kalırlar ki bu işleme de “zenginleştirme” denir.

Zenginleştirilmiş un içeren ekmek ve diğer unlu mamullerden uzak durun çünkü tüm lif ve besin değerlerini kaybetmişlerdir. Onun yerine tam tahıllı unu tercih ederek en iyi yavaş sindirilen karbonhidratı satın almış olduğunuzdan emin olun.

Özlem IŞIK
Bigjoy Sports Multibig

Bigjoy Sports Multibig 90 Kapsül

420,00 TL

DETAYLI İNCELE